Ekmeğin Sesi

Ekmek fiyatına Bakanlık engeli! Sektörden tepki geldi

Gündem

Ticaret Bakanlığı tarafından alınan karar Resmi Gazete'de yayımlandı. Ekmek ve simit fiyatları belirlenirken Bakanlık'tan onay alınması zorunlu hale getirilmesine, İstanbul'daki fırıncı temsilcilerinden tepki geldi.

Güngören Fırıncılar Odası Başkanı Ali Kemal Kazdal:

Ticaret Bakanlığı, sektörümüzün üzerinden elini hiç çekmedi. Bugün de bunu resmileştirdiler. Ekmeğin fiyat tarifesini Bakanlığa bağlanmasını kınıyorum. Sektörümüz, gerçekten sıkıntılı durumda. Ama, temsilciler ve çalışanlar olarak pandemide ayaktaydık, depremde ayaktaydık, sel’de ayaktaydık… Ben bunu anlamıyorum; fırıncının üzerindeki nedir bu baskı ve zulüm!.. Burada başka bir şey var. Bunu anlatmak istiyorum, ancak anlatamıyorum. Ya sektör temsilcilerimiz bizi iyi anlatamıyorlar; yoksa devletin temsilcileri bu sektörle ilgili alıp veremedikleri mi var? Bu yıllardır böyle devam ediyor. Fırıncı meslektaşlarımız ülkemizin her sıkıntısında elini taşın altına koymuştur. Fakat, tüm girdileri serbest iken, çıktısı tarifeye bağlı. Bu çok üzücü bir durum. Sektörün sadece tarife sorunu değil, daha başka sorunları da var. Devletimizin yetkilileri bu duruma duyarsız kalmamalılar.

İstanbul Ticaret Borsası Mesleki Komite Başkanı Serkan Sokur:

Daha önce, Ticaret Bakanlığı’ndan bir görüş alınıyordu. Şimdi ise, bu ‘onaya’ dönüştü. Yalnız burada, yönetmelikte şöyle bir şey dikkatimi çekti; ‘Birlik tarafından onaylanır’ deniyor. Birlik tarafından onaylanan tarife bu kez tüccar fırıncıyı kapsam dışı bırakıyor. Çünkü tüccar fırıncılar ticaret odalarına bağlıdır. Ticaret odalarının meclisi tarafından onaylanan tarifeye kullanmaktadır. Fırıncılar odasına bağlı işletmeler de oda tarafından çıkarılan tarife komisyondan geçer, geçtikten sonra Bakanlık onayına sunulur, ardından Birlik tarafından onaylanır. Burada bir boşluk oluştu. Ya da, bunu sadece Birlik tarafında kalan fırınlar için söylüyorlar. Burada bizim için en büyük sorun şudur; odalarımız ne görev yapacak? Sonuçta, bizim maliyetlerimizi hesaplayan odalarımız, komitelerimiz ve komisyonlarımız var. Buradaki bütün çalışmalar belirli bir süreç içerisinde Ankara’ya gidecek. Ankara’dan oluru alınacak; oluru alınmazsa tekrar geriye dönecek. Komiteler tekrar toplanacak, komisyona gidilecek. Yani, süreç çok ilginç bir hal aldı. Bu sürecin sonunda ezilen yine fırıncı esnafı olacak. Fırıncının Allah yardımcısı olsun.

Nasıl bir sorun ortaya çıkar? Öncelikle tarifeler zaten geç çıkıyordu. Başvuru yaptıktan sonra yaklaşık 3 aylık bir süreç geçiyordu tarifenin onaylanması için… Bu süreçte bizim 3 ay, artık 5 aya mı çıkar, 6 aya mı çıkar? Böyle bir sorunla karşı karşıyayız. Ülkede zaten enflasyon belli.. 3 ayda yaklaşık %25 – 30 bir kayıp oluşurken, şimdi ise 5 – 6 ay olduğu zaman %50’lik bir kayıptan bahsedeceğiz. Fırıncının tarifesi geç çıktığında her ürünümüze zam geliyor. Fırıncı zaten bu maliyetlerin altında eziliyordu, böyle bir kararla daha da ezilmeye devam edecek. Bu süreç, fırıncıyı gerçekten çok zor bir sürece sürükleyecektir. Halk tipi ekmek, belli bir zaman sonra mahallelerdeki fırınlarda üretilemez hale gelecektir. Fırıncı, maliyeti önüne alacak, bakacak ‘Ben bu ekmeği ürettiğimde maliyetimiz belli, devletin vermiş olduğu tarife belli…’ E ne yapacak? Üretemeyecek! Ekmek üretemedikten sonra ne yapacak? Çeşit ekmeğe yönelecek.

Ekmek Sanayi İşverenler Sendikası Beykoz İlçe Temsilciliği Başkanı Recep Çelik:

Sektörümüz fiyat ile ilgili sıkıntılı bir durumdaydı. Bu yönetmeliğin çıkmasıyla daha da sıkıntılı bir duruma düştü. Mevcut ekmek fiyatları maliyetlere yakın bir yerde. Bunu düzeltmek için uğraşmak lazım, ama fırıncının o kadar zamanı yok. Burada kendimizi iyi açıklamak, bazı doğruları açıklamak zorundayız. Ekmek maliyeti hesaplanırken 8 bin ekmek üzerinden hesaplanıyordu. Bugün İstanbul’da ekmek ortalaması 2 bin ile 2 bin 500 adettir. Maliyetleri hesaplarken, bu hesap üzerinden komisyona göndermek lazım. Bu yanlışları düzelttiğimiz zaman haklılığımız zaten ortaya çıkacaktır. Bunu, hem Ticaret Odası, hem de Fırıncılar Odamızın yapması gerekiyor. 250 gram ekmeğin 15 TL, ya da 200 gram ekmeğin 12,5 TL olması gerekiyor. Şu anda satılan ekmek fiyatı maliyetinedir. 1 ay sonra da zarar etmeye başlayacaktır. Bunu engellemek için çıkan yasayı da göz önüne alarak bunları yapmak zorundayız. Yoksa fırıncıyı ateşe atmış oluruz. Daha önce de her platformda söylediğim gibi, her türlü tepkiyi göstermeye hazırız. Nedir bunlar? Ekmek yapmamak, üretimi azaltmak gibi… Bu konunun buraya geleceğini 8 ay önceden söylemiştik. Sorunları düzeltmesi için bir eylem yapmamız gerektiğini belirtmiştim. Sessiz kaldığımız sürece ezildiğimiz görüldü. En sonunda da yönetmeliği değiştirerek tarifeyi bakanlığa bağladılar. Artık, bakanın iki dudağı arasında kaldı fırıncının kaderi. Fırıncıya nasıl baktıklarını biliyoruz.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.