Iğdır'da yaşayan 42 yaşındaki Yunus Eray 7 yaşındayken evinin damında oyun oynarken dengesini kaybederek düştü. Dönemin ilkel metotlarından dolayı kırılan sağ kol iyileştirilemedi.
Kırıkçıların yanlış müdahalesi sonrası Erzurum'da tedavi altına alındı. Ancak kırılan kol bir daha yerine getirilemedi. Ameliyatla sağ kolu kesilmek zorunda kaldı. Eray, uzun süre bu duruma alışmaya çalıştı. Yaşı ilerlediğinde evlendi. 3 çocuk babası Yunus Eray, hurdacılık ve hamallık yaparak ailesinin geçimini sağlıyor.
Yaşadıklarını SABAH'a anlatan Yunus Eray, "Geçirdiğim kaza sonucu kolumu kaybettim. Altı nüfuslu ailem var. Yıllardan beri hurdacılık yaparak kimseye el açmadan geçiniyorum. Zor da olsa mecburiyetten çalışmak zorundayım. Artık ben bu duruma alıştım. İnsanlar iki kollarıyla yapmadıkları, hakir gördükleri işleri tek kolumla yaptım. Hayırseverler bana 3 tekerlekli motosiklet aldı. Ben de bu motorumla hem mal taşıyorum hem de hurda topluyorum. Allah'a şükürler olsun kimseye el açmadım. Çocuklarıma hep helal ekmek götürdüm" dedi.
Her gün erken saatlerde uyanıp işe başlayan Yunus Eray, 3 çocuğuna, eşine, annesine ve babasına bakıyor. Çalışma azmiyle çevresindekilerin takdirini toplayan Eray, KOAH hastası babasıyla bizzat ilgileniyor.
Engelli bireylere karşı toplumun bakışının değişmesi gerektiğini söyleyen Eray; "Sağlıklı insanlardan tek isteğim şudur, engellileri hor, ötekiymiş gibi görmesinler çünkü her sağlıklı insan engelli adayıdır. Bu dünyada kimsenin sağlıklı kalma garantisi yok. Engelli kardeşlerimize maddi olmasa da manevi destek verelim. Bu yaşıma kadar kimseye el açmadım ve yaşam mücadelemi örnek olacak şekilde verdim, bunun için herkes beni takdir ediyor. Buradan engelli kardeşlerime de sesleniyorum, hayat ne kadar zor olursa olsun yıkılmasınlar, sonunda kazanan onlar olacaktır" diye konuştu.