Fırıncılar, belediyeye ait halk ekmek noktalarında devlet desteğiyle sürdürülen fiyatların özel sektörle kıyaslanamayacağını belirtti. Bir esnaf, “Biz kira, vergi, SGK, enerji ve personel giderlerini tamamen kendimiz karşılıyoruz. Halk ekmek fırınları ise kamu desteğiyle çalışıyor. Bu iki yapıyı aynı şartlarda değerlendirmek adil değil.” dedi.
“Maliyetler fırladı, zam kaçınılmaz oldu”
Fırıncılar, un, maya, elektrik, doğalgaz ve işçilik giderlerinde son bir yılda yaşanan fahiş artışlara dikkat çekti. “11 TL’lik satış fiyatı bile bizi kurtarmıyor. Ayakta kalabilmek için bu artış zorunlu hale geldi” şeklinde konuşan esnaf, zararına satış yaparak fırınların kapanmasının hem işsizliğe hem de ekmek krizine yol açacağını ifade etti.
“Dava açmak çözüm değil”
İYİ Parti’nin Konya İdare Mahkemesi’ne zam kararının iptali için dava açacağını duyurmasına da tepki gösteren fırıncılar, “Bu tür hamleler esnafı daha da zora sokar. Dava değil, diyalog yolu tercih edilmeli. Hep birlikte oturup hem vatandaşı hem üreticiyi koruyacak bir denge bulunmalı” çağrısında bulundu.
“Adalet diyorsanız, esnafın da hakkını görün”
Ceylan'ın pervasiz.com.tr'de yer alan açıklamalarındaki “adalet, eşitlik” vurgusuna yanıt veren bir başka fırıncı ise şöyle konuştu: “Biz de halkız, biz de Akşehirliyiz. Adaletten söz ediyorsak, bu şehrin fırıncısının, çalışanının, alın terinin de adaletini sağlayalım.”
Akşehir’de ekmek fiyatı üzerinden başlayan tartışma, yalnızca bir zam meselesi değil; üretici ile siyaset arasında büyüyen bir gerilime dönüşmüş durumda. Fırıncılar, mahkemeye taşınan sürecin esnafı daha da yıpratacağı görüşünde ve çözümün, destekleyici sosyal politikalar ve karşılıklı anlayışla mümkün olabileceğini savunuyor.